Diyabet hastalarının dikkat etmesi gereken temel konular; düzenli egzersiz, glisemik indeksi düşük gıdalarla beslenme, düzenli ve yeterli uyku, stres kontrolü ve tabi ki diyabet ilacı kullananların düzenli ve doğru şekilde ilaçlarını almalarıdır. Bunun ötesinde diyabetin modern tıpta tam anlamıyla tedavisi mümkün olmamakla birlikte tamamlayıcı tıp yaklaşımlarıyla tedaviye önemli katkı sağlanabiliyor. Kan şekerini daha iyi yönetmek için konvansiyonel olmayan çözümlerin başında beslenme programları ile biorezonans desteği geliyor. Biorezonans terapisi ile şeker vücutta daha kolay regüle olabiliyor ve ayrıca virüs, bakteri, alerji gibi bazı başka yükler de temizlenerek vücudun dengesi desteklenebiliyor.
Gelelim diyabet hastaları için beslenme önerilerimize…
- Beslenme eksikliklerinin giderilmesine yardımcı olacak magnezyum takviyeleri
Diyabetle yaşayan hemen herkesin bildiği gibi lifli, proteinli ve sağlıklı yağ içeren yiyecekler tüketilmelidir. Ancak diyabet hastaları mineral açısından da eksik olma eğiliminde olduğundan, magnezyuma da öncelik vermelidirler. Kronik magnezyum eksikliği, tip 2 diyabet için ayırt edici özelliği olan insülin direnci ile ilişkilidir. Magnezyum, hücrelere insülin ile glikozun taşınmasını sağlayarak vücudu besler. İnsülin direnci ise, bu sürecin gerçekleşmesini önler. Bu işi yapacak kadar magnezyum yoksa, hem insülin hem de glikoz yükselir. Aşırı glikoz yağ olarak depolanır ve kilo alımına ve diyabete yol açar. Magnezyum ayrıca sindirim, emilimin yanı sıra proteinlerin, yağların ve karbonhidratların kullanımını kontrol eden yüzlerce enzimi aktive eder. Diyabet hastaları mutlaka doktorlarına danışarak magnezyum takviyesi almalıdır.
- Tarçın, bal ve ılık keçi sütü
Gün içinde içilen bir bardak ılık tarçınlı ballı keçi sütü, kan şekerini dengeleyip insülin direnci ile mücadele etmemizi sağlar ve ani gelen açlık krizlerini önler. Ancak burada dikkat etmemiz gereken nokta, bal tüketiminde aşırıya kaçmamaktır. Bir bardak süt için 1 çay kaşığı bal yeterli olacaktır.
- Tarçın tek başına kan şekerini düzenlemeye yardım edebiliyor
Tarçın, diyabetle mücadele etmek için harika bir destek olabilir. Bunun nedeni, pek çok araştırmaya göre tarçının tip 2 diyabetli kişilerde kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabileceğidir. Tarçın, açlık glikoz seviyelerini ve kolesterolü düşürebilir. Üstelik tarçının insanda kan şekerini arttıran herhangi bir karbonhidrat veya şeker kalorisi de yoktur; buna karşın yine de size özlem duyduğunuz o tatlı tadı verir.
Yoğurt, yulaf ezmesi, süzme peynir, çay veya kahveye tatlılık katmak için tarçın ekleyebilirsiniz. Elmaları tarçına batırmak veya suyunuza çubuk tarçın eklemek de eğlenceli ve lezzetli olacaktır.
- İnsülin üretimine yardımcı olacak krom pikolinat takviyeleri
Diabetes dergisinde yayınlanan bir araştırma, krom pikolinat formunun tip 2 diyabetli kişilere A1C değerlerini düşürdüğünü, glikoz toleransını arttırdığını, insülin üretimini ve kolesterolü geliştirmelerinde yardımcı olabileceğini söylüyor. Ayrıca, krom eksikliği olan kişilerin kan şekerlerinin yükseldiğine veya insüline dirençli olduklarına dair kanıtlar var. Peki bu olası faydaları elde etmek için ne kadar kroma ihtiyacınız var? Günde 200 ila 500 mikrogram krom pikolinat yeterlidir. Çok fazla krom alımı kan şekeri kontrolünü zorlaştırabilir, ancak toksisite durumu çok nadirdir.
- Yeşil çay diyabet riskini azaltıyor
Kan şekeri kontrol etmek ve diyabet riskini azaltmak için her sabah ve akşam yeşil çay içebilirsiniz. çay içilebilir. Bunun nedeni yeşil çayın, metabolizmamızı artırabilen ve karbonhidratı glikoza dönüştüren amilaz enzimini inhibe edebilen antioksidanlar olan polifenoller içermesidir. Öte yandan, Fitokimya dergisinde yayınlanan bir araştırma, yeşil çayın glikozun kontrolüne yardımcı olabileceğini, kalp hastalığı riskini azalttığını ve kilo kaybını desteklediğini de öne sürüyor.